Titreme Hastalığı Tedavisi Sonrası Hayat
Titremesiz Bir Sabaha Uyanmak
Yıllarca elinizdeki titreme yüzünden çorbanızı yarım doldurdunuz, çayınızı yarım içtiniz ya da imza atmanız gereken resmi evraklardan kaçtınız, sevdiğiniz ve istediğiniz geri çevirdiniz. Sizi anlıyoruz. Fakat artık, başarılı bir cerrahi (RF Talamotomi veya Beyin Pili) sonrası elleriniz yine sizin kontrolünüzde.
Peki şimdi ne olacak? Süreç nasıl ilerlemekte?
Esansiyel tremor tedavisi sonrası süreci fiziksel bir yara iyileşmesi olarak değil de, aslında psikolojik ve sosyal bir restorasyon süreci olarak yorumlamak çok daha doğru.
Doç. Dr. Mehmet Sorar, hastalarını sadece ameliyat ettikten sonra onların bu yeni, sakin ve durağan hayata adaptasyonlarını da yakından takip eder.
İlk Günler: Adaptasyon
Operasyondan hemen sonra, hastaların ilk tepkisi genellikle ellerine uzun uzun, hayretle bakmak oluyor. Alıştıkları yorucu titremenin yokluğu, başta garip ve boşluk hissi yaratabiliyor. Beyin, yıllardır titreyen bir uzvu yönetmeye, o titremeyi dengelemeye alışıyor çünkü ve bu yeni durağanlık, nöral devrelerin de yeniden organize olmasını gerektiriyor.
Hastane Süreci ve Taburculuk
Stereotaktik girişimler (biyopsi, pil, yakma gibi) sonrası yatış süresi şaşırtıcı derecede kısadır. Genellikle 1 veya en fazla 2 gece hastanede kalınır. Bu kısa süreçte kafadaki küçük kesi yerleri ve eğer pil takıldıysa göğüsteki pil cebi pansumanla kapatılır. DBS hastaları içinse, beyin pili takılan hastalarda, en ideal ayarı bulmak için switch-on uygulaması yapılır. Voltaj ayarları, hastanın konforunu bozmadan, konuşmasını etkilemeden titremeyi en aza indirecek şekilde optimize edilir. Bazen sadece elektrotun beyne girmesi bile mikro lezyon etkisiyle pili henüz açmadan titremeyi geçici olarak durdurabilir. Bu beklenen bir durumdur.
Eve Dönüş Yolculuğu ve Normali Yeniden Tanımlamak
Taburculuktan sonraki ilk hafta, fiziksel iyileşmenin tamamlandığı haftadır. Dikişler ortalama 10. günde alınır. Ancak asıl mucizevi iyileşme, hasta kendi evine girip günlük rutinlerine döndüğünde başlar. Sağlıklı insanlar için önemsiz, sıradan olan detaylar, tedavi olmuş bir tremor hastası için kutlanması gereken birer zaferdir. Öyle ki, artık çatalı ağzınıza götürürken dökmemek için savaş vermezsiniz. Yemeğin tadına varırsınız. Gömlek düğmelerini iliklemek, ayakkabı bağcığını bağlamak, kravat takmak artık kan ter içinde bırakan yorucu işlerden değildir. Yıllar sonra ilk kez okunaklı, düzgün bir el yazısıyla not almak, çoğu zaman göz yaşartıcı bir deneyim olup çıkıverir.
Bu süreçte size en önemli tavsiyemiz acele etmeden bu sürecin tadını çıkarmanız. Beyniniz ve kaslarınız bu özgürlüğü yeni yeni öğreniyo çünkü.. Özel bir fizik tedavi gerekmese de, el becerilerini geliştirecek ufak egzersizler (mesela boyama yapmak, hamurla oynamak, bozuk paraları saymak) adaptasyonu hızlandıracaktır.
Beyin Pili ile Yaşamak
Beyin pili (DBS) takılan hastaların en büyük endişesi, vücutlarında elektronik bir cihazla yaşamanın zorluğunun korkusudur. Oysa modern teknoloji, bu cihazları tamamen unutulabilir ve konforlu kılar. Pil dışarıdan belli olmaz ve ses çıkarmaz. Banyo yapmanıza, yüzmenize, spor yapmanıza, cinsel hayatınıza engel değildir.
Şarj Edilebilir Piller: Bazı pillerin haftada bir kez, dışarıdan bir kemer takılarak şarj edilmesi gerekir. Bu işlem sırasında hasta TV izleyebilir veya oturabilir, serbest.
Şarjlı pillerin ömrü ise 15-20 yıla kadar uzayabilir.
Şarjsız Piller: Şarj gerektirmeyen (primer hücreli) piller ise hastanın enerji tüketimine bağlı olarak 3-5 yılda bir değiştirilmekte.
Unutmayın ki bu değişim işlemi beyin ameliyatı değildir. Yalnızca göğüsteki pilin lokal anestezi ile değiştirildiği 15 dakikalık basit bir işlemdir.
Sosyal ve Psikolojik İyileşme
Tremorun yarattığı sosyal anksiyete titreme durduktan hemen sonra bir anda silinmeyebilir. Hasta, yılların verdiği refleksle hala ellerini saklama eğiliminde olabilir.
Bu noktada Dr. Mehmet Sorar, hastaların sosyal maruziyet artırmalarını, yani korktukları ortamlara girmelerini önerir.
Size tavsiyemiz korkularınızın üstüne yürümeniz! Daha önce kaçtığınız o düğüne gidin, o kalabalık restoranda yemek yiyin, arkadaşlarınızla kahve için. Beyniniz, artık güvende olduğunu ve kontrolün sizde olduğunu ancak deneyimleyerek öğrenecek. Titremesiz bir benlik algısını yeniden inşa etmek zaman alır, tahmin edebiliyoruz. Fakat bu keyifli sürecin adaptasyonu size bağlı, keyfini çıkarın.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Soru: Beyin pili varken MR çektirebilir miyim?
Cevap: Evet, elbette. Eski pillerde bu bir sorundu ama yeni nesil beyin pilleri MR uyumludur. Ancak MR çekilmeden önce mutlaka pilin MR moduna alınması gerekir. Bu yüzden doktorunuza danışmadan MR'a girmemelisiniz.
Soru: X-Ray cihazlarından veya AVM kapılarından geçebilir miyim?
Cevap: Evet, geçebilirsiniz. Ancak dedektörler metal yoğunluğundan dolayı ötebilir. Size ameliyat sonrası verilecek olan Pil Kimlik Kartını güvenlik görevlisine göstermeniz yeterlidir. İsterseniz elle arama talep edebilirsiniz. Cihazdan geçmek pili bozmaz, sadece kapatıp açabilir, bu durumda hasta kumandasıyla tekrar açabilir.
Soru: Cep telefonu kullanmak pile zarar verir mi?
Cevap: Hayır, günümüz pilleri cep telefonlarından etkilenmez. Rahatlıkla telefonla konuşabilirsiniz. Sadece tedbir amaçlı olarak, telefonu pilin takılı olduğu taraftaki göğüs cebinde taşımamanız veya arada mesafe olması önerilir.
Soru: İşe ne zaman dönebilirim?
Cevap: Masa başı işlerde çalışanlar, dikişler alındıktan sonra yaklaşık 1-2 hafta içinde işe dönebilir. Ağır bedensel iş yapanlarınsa 3-4 hafta beklemesi önerilir.
Dr. Sorar Ailesinin Bir Parçası Olmak
Ameliyat süreci genellikle hastaların gözünde büyüttüğü kadar karmaşık veya ağır bir süreç değildir, aksine işlem sonrası toparlanma oldukça hızlıdır. Operasyon biter, kısa sürede hastane önlüğü çıkarılır, sivil kıyafetlerinizi giyer ve yürüyerek hastaneden ayrılırsınız.
Fakat yine de Doç. Dr. Mehmet Sorar’ın pratiğinde hasta takibi kapıdan çıkınca sona ermez. Burada cerrahi başarı, sadece titremeyi durdurmakla kalmayıp hastanın bu yeni duruma evde, sosyal hayatında ve işinde tam olarak adapte olmasını sağlamaktır da.
Eve döndüğünüzde çayınızı damlatmadan ve dökmeden içebilmek veya yıllar sonra kalemi hakimiyetle tutabilmek büyük bir değişimdir. Bu yüzden bu değişim sırasında kafanıza takılan sorular, vücudunuzun verdiği yeni tepkiler olabilir, bunlar çok doğaldır.
Dr. Sorar, hastasını ömür boyu takip edilmesi gereken bir sorumluluk olarak görmektedir. Bu yüzden iyileşme sürecinde ekibe doğrudan ulaşabilmek, randevu beklemeden sorunu iletebilmek, en az yapılan ameliyatın teknik kalitesi kadar önemli vaziyette. Dr. Sorar ve ekibi sayesinde pil ayarlarından ilaç düzenine kadar her aşamad karşınızda durumu geçiştiren değil, sizi gerçekten dinleyen ve ulaşılabilir olan bir ekip bulursunuz. Bu profesyonel ve sürdürülebilir bir tedavi takip sistemidir. Gelin, beraber güvenilir sürdürülebilir bir tedavi sistemi oluşturalım. Hiçbir süreçte yalnız olmak veya hastalığa boyun eğmek zorunda değilsiniz.